26 Ekim 2011 Çarşamba

Propaganda

Tanrı biliyor: kendini gösterseydi, varolmayı bırakacaktı. Kendisi hiçbir zaman varolduğunu ileri sürmedi. Sırf varlığı sorunu ortaya atılsın diye kendisinin önsezi ile bilinmesine izin veriyor. Tersine, tanıtım çok fazla görünür bir şey, ileri sürdüğü şey olmak, yani etkili olmak için varlığını çok fazla gösteriyor. (Jean Baudrillard, Cool Anılar 3-4. Çeviren: Yaşar Avunç, Ayrıntı Yayınları.)

Dünya hallerinden kusma raddesine geldiğimde gazete ve TV ile alakamı kesip Baudrillard'ın Cool Anılar kitaplarına eğilme gibi bir huyum var. Aktüalite onulmaz bir hastalıktır diyen düşünür, çağdaş zaman hezeyanlarına ilaç gibi geliyor. Jack Kerouac'ın yazdığı bir mektuptan bahsetmek istiyordum ne zamandır; görünürlük üzerine bu girizgah sonrasında şart oldu: mektubun ana teması, hayatın insanın kendi hakkında propaganda yaparak geçirilmeyecek denli "tatlı" olduğu.

O pejmürde edebiyat adamını görebiliyorum, koca bir çanta taşıyor, kampüsten kampüse, konuşmadan konuşmaya koşuyor, ev sahiplerini başıyla onaylıyor, bir sonraki şehre gidiyor... Bütün o sıkıntılı kariyeri kendisinin haklı olduğunu kendine ve diğerlerine kanıtlamakla geçiyor... Eğer bütün konuşma tekliflerini, TV programlarını, radyo söyleşilerini kabul edersem benim de içine düşeceğim durum bu dostum... Bütün ömrüm yazdıklarımı kanıtlamakla ve kendimi kanıtlamaya çalıştığımda yazdıklarımı öldürmekle geçecek... Sadece sanatıma manyakça gömülmek istiyorum ve tanıtımdan uzak durmak (ama herkes bunu yapmamı istiyor benden... ne yazık!)

(Kerouac'ın 1961 tarihli bu mektubu, geçtiğimiz aylarda Bonhams and Butterfields'in müzayedesinde alıcı buldu. Açık artırma demişken, her anlamda mide bulandıran bir haber, John Lennon'ın çürük dişi önümüzdeki ay açık artırma ile satılacak. Akıl, fikir, esenlik dileklerimizle.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder